7 Mart 2017 Salı

OKUL İÇİN DEĞİL, YAŞAM İÇİN ÖĞRENİRİZ *Non scholae sed vitae


Bir yıldır bana heyecan veren, tutku ile izlediğim konular hakkında serbest stil yazılar yazıp, üstüne bir de yazdıklarımı paylaşma cüreti gösteriyorum. İnternet devrimi ile gelen blog, sosyal medya imkanları sağolsun... Bir derdi olan, içini dökmek isteyen, yazmanın meşakkatine razı olanlar için yollar açık... Bugün internet medyasındaki canlılığı gördükçe, Yunan asıllı Amerikalı iş kadını, Huffington Post haber sitesinin kurucusu Arianna Huffington'ın "kendini ifade etme, yeni eğlencemiz oldu" ("self expression is the new entertainment") sözü aklıma geliyor. Merak sahibi insanın, öğrenme yollarıyla kendisini tanıyacağına, hayatına anlam katacağına, zinde biçimde hayata tutunacağı fikrine inandığım için yazıyorum, paylaşıyorum.

Öğrenmeyi, okulla, meslekle sınırlamadan, her yaşta, kişinin kendi seçimiyle yaşam boyu sürdürmesi kolay bir iş değil. Bu ideali gerçekleştirmek için bazen iyi bir hikaye, bazen merak uyandıracak sıra dışı bilgiler, hatta eğlence de gerekir diyerek ve kısacık bir YaşamboyuÖğreniYORUM cümlesinde kendimi etiketliyerek, karşınıza çıkıyorum.

İlk bakışta, yemek, seyahat, moda blog’larının cazibesi, neşesi yanında öğrenme sönük bir alan. Hazza değil, yorulup, zorlanmaya talip oluyorsunuz sonuçta. Merak duygusu nereden gelir, hangi yöntemlerle en iyi öğrenilir, teknolojinin, fütüristlerin öğrenme konusundaki öngörüleri nedir konularından başladım yazıp çizmeye… Sinema, edebiyat, Tolstoy’un Bisikleti derken, 80 yaşındaki sanatçı Alpay’ın muhteşem konserine kadar vardı konu. Bu arada akıl verir duruma düşmemek için yazı tonumla ilgili kendimce elimden gelen çabayı gösterdim. Destekleyen dostların yanında, -Bu konular buralarda tutmaz..., -Hollanda seviyesinde işlerle uğraşıyorsun yorumları da aldım. Tüm bunlara bana mısın demedim. Çoğunluk duygusuna değil, içimdeki sese kulak verdim, başka zamanlarda olduğu gibi…

Sonra hikaye'lerimiz geldi... gerçek yaşam öyküleri. Öğrenmeyi, öğretmeyi, ilgi alanlarını tutkuya dönüştüren, kendisini çevresini değiştiren, dönüştüren yaşamları röportajlarla paylaşma öyküleri. Yoga, astroloji, kuş fotoğrafçılığı, basketbol, Japonca, Türk mutfağı…, tüm bu çabaların arasında tahmin edeceğiniz üzere bol bol öğrendim.

"Yaşam boyu Öğrenme" sadece bir kişisel gelişim, esenlik, meselesi değil. Kamusal bir politika alanı aynı zamanda. Milli Eğitim Bakanlığı, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü'nün, Avrupa Birliği Komisyonu’nun, Birleşmiş Milletler’in ve OECD’nin çalışmaları, projeleri var. Uzayan yaşam süresi, her alanda yaşanan teknolojik gelişmelerin etkisiyle diplomaların hızla eskimesi, yapay zekanın yükselişi ve hatta yeni yeni bir küresel sorun sayılması, otomasyon süreçleri derken, önümüzdeki birkaç on yılda çeşitli sektörlerde kitle işsizliklerin yaşanabileceği öngörülüyor. Kısaca günümüz dünyasında yeni beceriler edinme, sürekli öğrenme lüks değil ihtiyaç sayılıyor.

Konu bu kadar önem kazanmışken, dünyada ekonomi ve siyaset çevrelerinde etkili “The Economist” dergisi yaşam boyu öğrenme konusunu 13 Ocak 2017 sayısına kapak yaptı ve bir de özel dosya hazırladı.



(Yaşamboyu Öğrenme, Otomasyon Çağında Nasıl Ayakta Kalınır)
(Lifelong Learning, How to Survive in the Age of Automation)

Rapor'da dikkatimi çeken tespitler şöyle...

Yeni okuryazarlık, yetişkinlerin bilgisayar becerilerini kullanarak problem çözme becerisi olarak tanımlanıyor. 

Teknolojik değişimin, iş yerlerini nasıl etkileyeceği henüz tartışmalı, kimi kitlesel işsizliklerden bahsederken, kimisi insanların bu değişime ayak uyduracak zamanı olacağını düşünüyor. Ancak işyerinde ihtiyaç duyulacak yeni becerilerin öğrenilmesi, geliştirilmesi konusunda herkes hemfikir.... 

Bu yeni yeni şekillenen yapay zeka, robot, otomasyon dünyasında, işverenler çalışanlarda uyum yeteneği, merak, yaratıcılık, problem çözme, işbirliği, sosyal beceriler ve sürekli öğrenme özelliklerini arayacak. 

Teknolojinin gelişmesi, eğitimi daha gerekli hale getirirken, aynı zamanda eğitim almayı da kolaylaştırıyor. Internet üzerinden ulaşılan eğitim platformları, eğitimi daha erişilebilir, modüler ve ekonomik hale getiriyor.

Online-çevrimci kurs veren şirketler (MOOC; Massive Online Open Course Providers) arasında öncüler Khan Academy, Coursera, Udacity, General Assembly, Lynda (LinkedIn'in şirketi)... Buraya eklenmesi gereken bir diğer önemli şirket te Udemy... uzaklardan değil, içimizden bir hikaye...

Yeni oluşmakta olan internet üzerinden yaşamboyu öğrenme altyapısının yüksek beceri sahibi çalışanları desteklediği, teknolojinin doğurabileceği eşitsizlik, sosyal ve ekonomik gerilimleri azaltmaktan uzak olduğu eleştirisi de var.

Hangi becerilere iş piyasasında daha çok ihtiyaç duyulduğunu bilmek te bir diğer konu.

Singapur - SkillsFuture Örneği

Devlet üç-beş yıl içinde yaşanabilecek değişiklikleri ve işverenlerin ihtiyaç duyabilecekleri becerilerin neler olabileceğini sektör bazında işverenlere soruyor. Bu talepler ile sektör dönüşüm haritaları oluşturuluyor. İşçiler bu haritalar üzerinden hangi konuda kendilerini yetiştireceklerine karar veriyor. Ocak 2016’dan beri Singapur’da 25 yaş üzerindeki her Singapurluya 500 Singapur doları (345 ABD Doları) üniversite, MOOC, belli eğitim sağlayıcıları içeren belirlenmiş 500 eğitim kurumu arasından serbestçe seçecekleri eğitimler için kurs parası veriyor.

İşte böyle.., bir yıl önce yaşamboyu öğrenme teması ile başladığım blog'un yıldönümünde, biraz geçmişe biraz da geleceğe bakalım dedim... devam etmek ümidiyle...


*****

0 yorum :

Yorum Gönder